06.04.2020

PLASENTA PREVİA NEDİR?

Plasenta previa, plasentanın (bebeğin eşinin) rahim ağzını ve doğum yolunu kapatması olarak tanımlanır. Bu durum, normal vajinal doğumu imkansız kılar ve çok ciddi kanama riski ile ilişkilidir. Yaklaşık olarak 1000 doğumun 4’ünde plasenta previa görülür. 20 haftanın üzerinde vajinal kanama ile başvuran tüm gebelerde plasenta previadan şüphelenilmeli ve gerekli değerlendirmeler yapılmalıdır. Bu hastalarda, ultrasonografik değerlendirme ile plasentanın yerleşimi belirlenmeden vajinal muayene kesinlikle yapılmamalıdır.

RİSK FAKTÖRLERİ NELERDİR?

  • Önceki gebeliğinde plasenta previa olması. Plasenta previa sonraki gebeliklerin %4-8’inde tekrarlar.
  • Daha önce sezaryen ile doğum yapmış olmak. Sezaryen ile doğum yapmış olmak plasenta previa riskini %47-60 oranında artırır. Sezaryen ile doğum sayısı arttıkça risk daha da artar.
  • Çoğul gebelik. İkiz gebelikte plasenta previa riski yaklaşık %40 oranında artar (tekil gebeliklere göre).
  • Gebelik sayısı arttıkça plasenta previa riski artar
  • Artan anne yaşı
  • Daha önce düşük veya küretaj öyküsü
  • Sigara kullanımı
  • Erkek cinsiyetli bebeklerde daha sık görülür.

KLİNİK BULGULAR

Plasenta previa’da en önemli risk, annenin ve bebeğin hayatını riske sokacak vajinal kanamadır. Hastaların 1/3’ünde vajinal kanama 30 haftadan sonra başlar. Hastaların sadece %10’unda terme kadar vajinal kanama olmaz. Gebeliğin seyri sırasında vajinal kanamaya neden olabileceği için cinsel ilişki önerilmemektedir. Benzer şekilde, ağır kaldırma, yoğun egzersiz ve uzun süreli ayakta çalışma da önerilmemektedir.

TANI

Plasenta previa tanısı, ultrasonda plasentanın doğum yolunu (internal servikal os) kapattığının doğrulanması ile konulur. Eğer bebeğin eşi rahmin ön yüzüne yerleşmiş ise anterior plasenta previa, eğer rahmin arka yüzüne yerleşmiş ise posterior plasenta previa tanısı konulur. Plasenta previa tanısı konulan hastalarda, plasenta akreata riski de artar. Plasenta akreata, bebeğin eşinin rahime yapışma anormalliğini tanımlar. Daha sıkı ve derin yapışma, kanama riskini daha da artırmaktadır.

Plasenta previa-akreata birlikteliği;

  • İlk sezaryen ise, %3
  • İkinci sezaryen ise, %11
  • Üçüncü sezaryen ise, %40
  • Dördüncü sezaryen ise, %61

TEDAVİ

Plasenta previa tanısı konulan gebelerde doğum şekli sezaryen olmalıdır. Vajinal muayene kesinlikle yapılmamalıdır. 37 haftadan önce erken doğum riski yaklaşık 5 kat artmaktadır. Plasenta previa tanısı konulan gebelerin %15’inde doğum 34.haftadan önce gerçekleşmektedir. Plasenta previa tanısı konulan gebelerde ciddi kanama riski olduğu için, kan transfüzyonu alma ihtimali de artmaktadır. 37.haftadan önce doğum gerektiren olgularda bebeğin akciğerlerinin gelişimine katkıda bulunmak için steroid iğnesi yapılmalıdır.

Sezaryen Kaçıncı Haftada Planlanmalıdır?

ACOG (Amerikan Obstetri ve Jinekoloji Derneği), 36.hafta ile 37 hafta 6 gün arasında planlı sezaryen önermektedir.

Sezaryende Nelere Dikkat Edilmelidir?

Plasenta previa, anne ve bebeğin hayatını tehlikeye atacak ölçüde kanama riski ile ilişkilidir. Bu nedenle sezaryen öncesi uygun kan ürünleri hazırlığı yapılmalı ve gerekirse ameliyat sırasında ihtiyaç dahilinde kan bankasında hazır bulundurulmalıdır. Plasenta previa tanısı konulan hastaların sezaryen doğumları mutlaka kan bankası bulunan hastanelerde gerçekleştirilmelidir. Kan bankası, sezaryen öncesinde bilgilendirilmeli ve ameliyat sırasında ihtiyaca göre ilave istemler yapılabileceği belirtilmelidir. Cerrahi ve medikal olarak müdahale etme kapasitesine sahip merkezlerde doğumun planlanması son derece hayatidir.

 

Plasenta previa ile ilgili detaylı bilgi ve doğum için arayabilirsiniz; 0 536 813 7940

Doç.Dr.Gökhan BOYRAZ

Kadın Doğum ve Jinekolojik Onkoloji Uzmanı

 

Yazar: Doç. Dr. Gökhan Boyraz